Jonglörlük ile
dikkat koordinasyon motivasyon konferansı beklide kimsenin aklına gelmeyeceği
konu başlıklarını içeriyor. Türkiyede jonglörlüğün ‘sadece üç top çevirmek’
olarak bilinmesi ve aslında bunun ne kadar yetersiz bir bilgi olduğu açığa
çıkıyor. Byjong yani Serdar GÜVEN, birkaç meslek sahibi bir konuşmacı. Hem
halkla ilişkiler uzmanı, hem drama öğretmeni hem de jönglörlük yapıyor. Kendi
alanlarını bu etkinlikle birleştirmek istediğinde daha önce düşünülmüştür kesin
deyip araştırması sonu, bu etkinliğin insanların psikomotor becerilerine ne
kadar katkısı olduğunu ve bunun için büyük çalışmalar yapıldığını görmüş. Biraz
feyz alarak biraz kendisi geliştirerek belli eğitim kurumlarında dersler
vermeye, biraz daha ismi duyulunca, ki ben hala yeterince bilindiğini
düşünmüyorum, şirketlere, kişilere özel eğitimler vermeye başlamış. Benim
katıldığım konferansta bir etkinlikle birden fazla işi yapmamızı sağlayan
jonglörlüğün, insanlardaki dikkat motivasyon koordinasyon döngüsünü
sağlamlaştırdığı, bu etkinliğin sinir iletim hücrelerimizin hızını sağlayan
miyelin kılıfı kalınlaştırdığı dolayısıyla becerilerimizi arttırdığı anlatıldı.
Jongörlük, hem
beceri hem takip hem istikrar gerektiren bir etkinliktir. 3 tane topu havada
sürekli tutmak ve her yeni gelen topu aynı tempoda bu döngüye karıştırmak,
kişideki dikkati ve koordinasyonu geliştiriyor. Kendinize hayali bir çizgi
belirliyorsunuz ve topları sürekli bu çizgilerin arasında döndürmeye
çalışıyorsunuz. Bu durum da müthiş bir motivasyon gerektiriyor. En güzeli de el
becerisini kazandıktan sonra da odağınız dağıldığında toplar düşmese bile
sürekli bir dağınıklık halinde topları çevirmeniz mümkün değil. Sanki insanlara
motivasyonun ne olduğunu anlatmayı amaçlamak için geliştirilmiş bir teknik
gibi…
Eminim zaman
geçtikçe daha bilinen bir kişi, bir etkinlik olacaktır Türkiye’de ama henüz
yeterince bilinmiyor. Kurumlarda ders vermesi büyük bir avantaj, bu sayede
kolayca yayılabileceğini düşünüyorum. Çünkü bu başlık sadece başlangıç.
Kurumların daha verimli çalışması için, kronik hastalıkları olan çocukların kas
gelişimi ve beyin gelişimlerini desteklemek için, kişilerin psikomotor
becerilerini geliştirmek için ve daha bir çok başlık altında seminerler veriliyor.
Bu işin en güzel tarafı da eğlenceli olması… Normal şartlarda bir motivasyonu
kuvvetlendirme seminerinde uzman kişinin cümlelerini hafızanıza yazmak, bu
satırları geliştirmek ve kendi hayatınıza uygulamak size düşer. Jonglörlük ise
hem öğretir, hem sizi durumun, konferansın bir parçası yapar, hem de her adımı
kendiniz attığınız için ezberlemeye çalışmak zorunda kalmazsınız. Beni en
etkileyen kısmı da Serdar Güven’in bu eğitimleri verirken ailesinden destek
almasıydı. Onların konferanstaki jonglörlük eğitimi sırasında ailecek etkinlik
halindeyken ne kadar mutlu olduklarını görmekti. İnandığı işi önce ailesine
öğretmiş. Sonra da ona inanıp bu işi öğrenmek isteyen herkesi kocaman bir aile
haline getirmiş. Umarım herkesin bu eğitimi almaya fırsatı olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder